kadın işçi

28 Aralık Cumartesi günü Feminist Mekan’da feministler olarak kadın işçilerin bulunduğu grev ve direnişlere yönelik dayanışma stratejilerimizi konuşmak, bu konuya dair yol haritamızı belirlemek için buluştuk. Yağmurlu bir gündü ve beklediğimizden çok daha az kişiydik ama tartışmalarımız oldukça verimli geçti.
Çalışma Bakanı emekli olmayın, çalışın, dedi. Oysa sağlıklıyken, nefes alıyorken emekli olmak istiyor insanlar. Üstelik bu kadar düşük emeklilik aylığına rağmen.  Biz feministler ev emekçisi kadınlar dahil tüm kadınların emeklerinin görünür olması, haklarına kavuşması için mücadeleye devam edeceğiz.
Hasta olduğu, mesai yazıldığı ya da o gün çalıştığı için katılamayanlar olsa da konuştuğumuz işçi kadınların çoğu 1 Mayıs’ta alanlarda olacaklar. Kadın işçiler ücret eşitliği, cinsel taciz ve mobbingden arınmış işyerleri, kısa çalışma saatleri için taleplerini dile getirirken halay da çekmek istiyorlar. 
Çalışma Bakanı’nın 1 Mayıs ve Taksim açıklamasındaki tek doğru “hatırlamak” üzerine. Ancak kimin hatırladığı, hatırlattığı ve kimin hafızasından doğru baktığımız önemli olan… Biz de feministlere sorduk, onlar da anlattı: “Devlet ‘buyurun’ demedi, biz açtık o yolları!”
Mısır’da şubat ayı sonlarında başlayan ve tekstil işçisi kadınların öncülük ettiği grev dalgası, ülkenin kaynaklarını satışa çıkaran ve İsrail’le işbirliği yaparak Gazze’ye kapıları kapatan El Sisi yönetimine korku dolu günler yaşatıyor.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde farklı sektörlerden kadın işçilerin talepleri ortak… Cinsel tacizin şiddetin, mobbingin olmadığı işyerlerinde düzenli, güvenceli işlerde eşdeğerde işe eşit ücret alarak çalışmak istiyorlar. 8 Mart’ta da mesai yapmak zorunda olan kadınların istedikleri ise ücretli izin.
“Kadınlar Sendikaların Neresinde?” sorusunu sorarak düzenlediğimiz forumda, Türkiye’de işçi ve memur sendikalarında kadınların karşılaştığı sorunları, talepleri ve mücadele yollarını tartışacağız.
Toplumsal Tarih Şubat sayısında “ezberleri sorgulayan emek tarihini ele alırken” feminist tarihçilerin makalelerine yer veriyor. Bunun yanı sıra erkek tarihçiler de bu kez kadınları görmezden gelmemişler. Hadi hayırlısı, diyelim…
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!