Erkeklerin zevklerine, cinsel hazzına ya da muhafazakâr, cinsiyetçi kurallarına karşı biz kadınlar benim bedenim, diyerek geldik bugünlere. Ücretli çalışma alanında da böyleydi, moda ya da estetik sanatlarda da…
Ataerkil düzenin ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin kadınların yaşamında somut ölçülebilir etkilerinin ötesinde sonuçları var. Özelikle kamusal alanda mekân kullanım eğilimlerinin, paylaştıkları sosyal alanların, kadınların eylem ve etkinliklerinde yönlendikleri/ yönlendirildikleri alanların patriarkal ilişkiler ve cinsiyetçi roller üzerinden şekillendiği görülüyor.
Neoliberal ve cinsiyetçi ekonomik politikalar; genç kadınları ucuz ve güvencesiz emek haline getirdiği için sermaye ile patriarkanın işbirliği bakımından oldukça işlevsel. Genç kadınların gerçekten mutlu olabilmesinin yolu ise özgürlük, eşitlik, güvenlik ve saygınlık koşulları altında verimli çalıştıkları, yeterli ücret ve sosyal korunmanın sağlandığı işlerde istihdam ediliyor olmalarından geçiyor