şiddet

Berivan, kendisine şiddet uygulayan erkekten yıllardır boşanmaya çalışıyor. Yedi çocuğuyla Diyarbakır’da yeni bir yaşam kurmuş ama hâlâ tedirgin. Hep kayıtdışı işlerde çalışan Berivan, “İşçi olarak zaten hiç güvencem olmadı, kadın olarak ise tek güvencemiz 6284 sayılı kanun. Ama şimdi o da tartışılıyormuş” diyor.
Deprem bölgelerinde LGBTİ+’lar, zaten yetersiz olan hizmetlere de erişemedi. İhtiyaçları görmezden gelindi. Barınmak için tenha köşelere, hasar almış evlerine sığındılar. Enkazdan çıkan bir trans kadın, ancak Ankara’ya geldikten sonra tedavi olabildi. Kaos GL’den Yıldız Tar’la depremin ardından LGBTİ+’ların yaşadıklarını konuştuk.
Psikolog Beyza Bilal, afet sonrası toplu yaşam alanlarında şiddetin önlenmesi için yapılabileceklere dair bir bilgi notu hazırladı, paylaşıyoruz.
Sağlıkta şiddet sıradan bir hal aldı. 112 Acil’de durum daha da vahim. Ama başka sorunlar da var. Kadın hemşire ve paramedikler, hasta ve yakınlarının şiddet ve tacizlerinin yanı sıra çalışma arkadaşlarının erkek egemen tutumlarına karşı da mücadele ediyorlar.
Çorumlu Fatma, hayatında ilk defa Mor Mekan’a gitti. Eşi işten atılmıştı, ona desteğe geldi İstanbul’a. Sonrası hep ilk… Denizi ilk kez gördü, vapura ilk kez bindi. Peki, hayatında ilk kez duyduğu Mor Mekan’ı ziyareti sonrası Fatma’nın hayatında nasıl değişimler oldu?
Diş hekimi kadınlar anlatıyor: “Bu bölümü tercih etmemizden itibaren ‘erkek işi’ laflarına sıkça maruz kaldık”, “Erkek ve presentabl olmadığım için iş bulmakta zorlandım”, “’Sen bu dişi çekemezsin, erkek doktor yok mu?’ diye soran hastalar vardı”, “Alınmayan önlemler, hasta yığılmaları bize ekstra şiddet olarak dönüyor…”
Son olarak El Salvador, Peru ve Orta Afrika Cumhuriyeti, ILO’nun 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’ni imzaladı. El Salvador’da sendikalar ILO 190 için birlikte hareket etti, kongre üzerinde baskı kurmayı başardı.
Sendikalı oldukları için işten atılan, üç haftadır direnişte olan Lezita işçisi kadınlar, bugünlerin geride kalacağından ve kazanacaklarından emin. Kölelik koşullarında çalıştırıldıklarını, şiddete ve cinsiyet ayrımcılığına maruz kaldıklarını anlatan kadınlar, “Hiçbir kadın kendini ezdirmek zorunda değil. Biz bu ezilmeye ses çıkardık, çıkarmaya da devam edeceğiz. Yalnız değiliz” diyor
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!