TUC

İyi kamu hizmetleri, kolaylaştırıcı bir sosyal devlet, iyi ücret ve çalışma koşullarını içeren insana yakışır iş ve şiddet mağdurları için işyeri desteği, ekonomik şiddetle ve daha geniş anlamda erkek şiddetiyle mücadele etmek için çok önemli. Dolayısıyla bu hakların temini, Birleşik Krallık’taki sendikaların öncelikleri arasında.
Bursla okudu, öğretmen oldu. Genç yaşta İngiltere Bağımsız İşçi Partisi’ne ve Oy Hakkı Hareketi’ne üye oldu. İyi bir örgütçüydü. Kadınların sendikalarda örgütlenmesi için de çalıştı. İşçi Partisi’nden milletvekili ve eğitim bakanı oldu. Yaşamını yitirene kadar eylemlilik içindeydi.
Sendikalar Kongresi’nin (TUC) eski genel sekreteri Frances O’Grady, ülkede başlayan grev dalgasına, emekleri değersiz görülen kadın işçiler ile sendika lideri kadınların öncülük ettiğine dikkat çekiyor. Büyük sendikalarda yöneticilik yapan dört kadın, daha iyi ücret ve çalışma koşulları için verilen mücadelenin en ön safında yer alıyor.
Emma Paterson, son nefesine dek kadın işçilerin hakları için çabaladı. İngiltere’nin ilk kadın sendikalarının kurulmasına öncülük etti, on binlerce kadının örgütlenmesini sağladı, ücret eşitliği için mücadele etti. İngiltere İşçi Sendikaları Kongresi’nin (TUC) ilk iki kadın delegesinden biriydi.
“Cinsel taciz, istismar ve tecavüzün en ağır şekliyle film endüstrisinde mi yaşandığını düşünüyorsunuz? Hayatınızı bir de temizlik işçisi, garson ya da düşük ücretli “kadın işi” olan herhangi bir işle idame ettirmeyi deneyin. Bu meslekleri yapanlar çok az hak ve çok az telafi şansı ile rutin istismarla karşı karşıya.” diyor Hazards Magazine** editörü Rory O’Neill. Hazards İngiltere’de çıkan uluslararası muhabirler ağına sahip sendika dostu bir dergi. Yararlı olacağını düşünüp makaleyi kısaltarak çevirdik.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!