Güncel

Adıyaman’da, patriyarkanın depremin yarattığı yıkımla iç içe geçerek kadınların yaşamları, bedenleri, duyguları üzerindeki baskıyı daha da şiddetlendirdiğini gördüm. Bu noktada biz feministlerin kadını anne ve eş olarak değil, “birey” olarak ele alan, güçlendiren feminist yaklaşım ve dayanışma temelli çabalarımız çok daha önem arz ediyor.
EŞİK’in raporuna göre, depremi böyle büyük bir afete çeviren doğa değil; erkek egemen, ayrımcı, rantçı, tekçi, reisçi devlet anlayışı. Raporda, 18 yaş üstü tüm kadınlara özel nakdi destek verilmesi, kreş ve bakım merkezlerinin açılması, erkek şiddetine karşı koruma mekanizmalarının acilen oluşturulması talep ediliyor.
Yedikule Hastanesi’nde bir hemşire, asistan hekim tarafından cinsel saldırıya maruz bırakıldı. Saldırıyı protesto eden hastane çalışanları, bu kamu kurumunda son iki yılda çok sayıda cinsel şiddet vakasının yaşandığını ancak bu vakaların üstünün örtüldüğünü, faillerin ise hastane yönetimi tarafından korunup kollandığını söylüyor.
Emine, hayatı boyunca kayıtdışı çalışmış tarım işçisi bir kadın… Emekli olabilmek için 11 yıldır sigorta primlerini kendisi ödüyordu. Önce devlet prim ücretlerine fahiş zam yaptı, ardından deprem oldu. Şimdi Hatay’da derme çatma bir çadırda yaşam mücadelesi veriyor. “Artık prim ödemem mümkün değil, emeklilik benim için hayal oldu” diyor.
Deprem bölgelerinde LGBTİ+’lar, zaten yetersiz olan hizmetlere de erişemedi. İhtiyaçları görmezden gelindi. Barınmak için tenha köşelere, hasar almış evlerine sığındılar. Enkazdan çıkan bir trans kadın, ancak Ankara’ya geldikten sonra tedavi olabildi. Kaos GL’den Yıldız Tar’la depremin ardından LGBTİ+’ların yaşadıklarını konuştuk.
Hatay’da kadınların 8 Mart eyleminde kurdukları yaşam zincirine katılan HDP Milletvekili Züheyla Gülüm, eylem öncesinde Kadınİşçi’ye konuştu.
Mor Çatı’nın raporuna göre, deprem bölgesinde çadırlar ‘aileye’ teslim edildiği için boşanma sürecinde olan, şiddet faili kocasından ayrı yaşayan, aile içinde şiddete maruz kalan kadınlar ayrı bir çadıra erişemiyor. Şiddet uygulayan kocayla, kocanın ailesiyle ya da kendi ailesiyle kalmak zorunda bırakılıyorlar.
Genel-İş’in Kadın Emeği Raporu’na göre, depremin vurduğu illerde zaten düşük olan kadın istihdamı, şimdi daha da kötüleşecek. Deprem bölgesindeki illerde istihdam edilen kadınların yarısı kayıtdışı çalıştırılıyor. Türkiye’de her 10 işsiz kadından biri deprem bölgesinde yaşıyor.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!