ÇEVBİR’in Altyazı-Seslendirme Çevirileri hakkında kamuoyu açıklaması

Güvencesizlik, düşük ücret gibi sorunlarla boğuşan, ÇEVBİR’de bunlara karşı beraber mücadele eden Altyazı-Seslendirme çevirmenleri bir kamuoyu açıklaması yayınladı. Meslek birliği üyeleri, bu açıklamayla, karşılaştıkları sorunları, bu sorunların altında yatan emek sömürüsünü ve bunların üstesinden gelmek için yaptıklarını bir kez daha dile getiriyor.  
Paylaş:

Haber Merkezi

Güvencesizlik, düşük ücret gibi sorunlarla boğuşan, ÇEVBİR’de bunlara karşı beraber mücadele eden Altyazı-Seslendirme çevirmenleri bir kamuoyu açıklaması yayınladı. Meslek birliği üyeleri, bu açıklamayla, karşılaştıkları sorunları, bu sorunların altında yatan emek sömürüsünü ve bunların üstesinden gelmek için yaptıklarını bir kez daha dile getiriyor.  

Geçtiğimiz aylarda Altyazı-Seslendirme alanında çalışan ÇEVBİR üyeleri ile bir röportaj [i] yayınlamış ve mesleklerini yaparken karşılaştıkları zorlukları, haksızlıkları ve ÇEVBİR’de bunlara karşı yaptıklarını aktarmıştık.

ÇEVBİR’in dün yayınladığı açıklamada[ii], çevirmenlerin yaşadıkları ve izleyici tarafından bilinmeyen sorunların çevirmenlere ne gibi yansımaları olduğunun da altı çiziliyor. Çevirmenlerin yaşadıkları sorunların başında; “ucuz işgücü” gözüyle bakılarak çok düşük ücretler ve kabul edilemeyecek sözleşme koşullarının dayatılması, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında işlenme eser sahipliğinden doğan mali ve manevi haklarının gasp edilmesi geliyor.

[i] Röportajı okumak için buraya tıklayınız.

[ii] Kamuoyu açıklamasının tamamını okumak için buraya tıklayınız.

 

Paylaş:

Benzer İçerikler

Bar işçisi kadınların sorunları saymakla bitmiyor. Bir yanda ağır sömürü ve güvencesizlik, diğer yanda ayrımcılık, cinsel taciz… “Gece saatlerinde çalıştığımız için gün içinde asla bir şey yapamıyoruz. Karanlığa yatıp, tekrar karanlığa uyanıyoruz” diyorlar. Güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı talep ediyorlar.
Üniversite öğrencisi Ekinsu Aktaş, ekonomik krizin de etkileriyle öğrencilerin barınma, beslenme gibi en temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini belirterek, “İhtiyaçlarımızı karşılayabilmek için çalışmak zorundayız. Öğrencileri çok düşük ücretle saatler boyu çalıştırıyorlar. İş yerlerinde hem erkeklerden daha az ücret alıyoruz hem de çoğu kez cinsel tacizle karşı karşıya kalıyoruz” diyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde taşeron firmaya bağlı olarak evde sağlık ve bakım hizmetleri alanında çalışan ve geçtiğimiz günlerde işten atılan kadın işçiler, taşeron çalışmanın her türlü yükünü taşımışlar. CHP’li belediyelerin kadınlara yönelik toplumsal cinsiyet uygulamaları onların kapısına uğramamış…
Çay üreticisi kadınlar, 7 TL olarak açıklanan yaş çay fiyatına da kota uygulamasına da tepkili. “Ellerine hiç çay makası almayan kişiler çaya fiyat biçiyor, kota koyuyor, her şeye karar veriyor. Kazancımız elimizde eriyor. Emek bizim, söz de bizim olacak” diyorlar.
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!