Patriyarkaya meydan okuyan kadınların hikâyesi: Enola Holmes

Dünyaca ünlü dedektif abisi Sherlock Holmes varken bu serüven Enola açısından nasıl şekilleniyor, umut var mı sizce? İşte tam bu noktada serinin devamı olan Enola Holmes-2, bizlere cevap niteliğinde oluyor. Kendi dedektiflik bürosunu kurmaya karar veren Enola’nın yolculuğu, tarihin ilk kadın grevlerinden olan Kibritçi Kız Grevi’ne uzanıyor.
Paylaş:

Polisiye edebiyatın önemli karakterlerinden Sherlock Holmes’un serisine feminist bir yaklaşımla, farklı bir perspektiften bakan yeni bir seri Enola Holmes… Nancy Springer’in kaleme aldığı serinin uyarlaması olarak kendinden epeyce bahsettiren ve son zamanlarda Netflix platformunda popüler olan film, değindiği toplumsal konular ve cinsiyet rolleri açısından da bolca konuşulacak ve düşündürecek gibi görünüyor.

Film, Victoria dönemi İngiltere’sinden ulaşıyor bizlere… Erkeklerin gölgesi ardında kadınların kendilerini var etmesi gerekliliğine dayalı bir sistemde, tüm bu kalıplara meydan okuyan bir karakter olan Enola Holmes ile tanışıyoruz.

Çocuk yaşlarından itibaren annesinden aldığı, dönemine göre sıra dışı sayılabilecek, birçok alandan beslenen eğitimi, aslında onu toplumun tüm gerekliliklerinden ayrıştıran bir yolculuğun habercisi oluyor. Öyle ki hikâye, annesinin bir anda ortadan kaybolması üzerine eve dönüş yapan büyük abisi Mycroft’un Enola’nın davranışlarından rahatsız olması ve “bir hanımefendi eğitimi” alması için onu yatılı okula göndermek istemesi ile karakterimizin bunu reddetmesi çatışmasıyla başlıyor. Kaybolan annesinin ardına düşen, olayı çözmeye çalışan Enola, aslında dedektiflik serüveninin de ilk tohumlarını atıyor. Dünyaca ünlü olan dedektif abisi Sherlock Holmes varken bu serüven o dönemde Enola açısından nasıl şekilleniyor, umut var mı sizce?

Umut hep var!

İşte tam bu noktada serinin devamı olan Enola Holmes-2, bizlere cevap niteliğinde oluyor. Kendi dedektiflik bürosunu kurmaya karar veren bir Enola görüyoruz bu sefer. Ve bir kıvılcım ile başlıyor her şey… Başta elbette çok kolay olmayan bu yolculuk, tarihin ilk kadın grevlerinden olan “Kibritçi Kız Grevi’ne” uzanıyor. İlk vakası da Bryant & May kibrit fabrikasında çalışan Sarah Chapman adındaki kayıp bir kadını aramaya başlaması oluyor.

Bir fabrika düşünün ki uzun çalışma saatleri, kısa yemek molaları, çerçevelerinden çıkarılıp dizilmesi gereken tutuşmaya müsait kibritler, kaza olması durumunda işçiden kesilecek olan ücretler, her an işten çıkarılma ihtimalinin korkusu, fabrikada bitmek bilmez salgın hastalıklar, çalıştırılan çocuk işçiler, ölüm nedeni şüpheli kadınlar ve kayıp bir kibritçi kadın… Her şey fazlaca kuşku dolu… Tarihin tozlu sayfalarında yer alan, Annie Besant’ın The Link gazetesine yazdığı “Londra’da Beyaz Kölelik” yazısından da öğrendiğimiz üzere, burada aslında bahsettiğimiz tüm bu çalışma koşullarının temelinde yatan daha fazla kâr stratejisinin acı tablosu yer almakta ve sergilenmektedir. İnsan sağlığının dahi üstünde tutulan bu kirli amaç uğruna, üretim maliyetini düşük tutmak için zehirli beyaz fosfordan üretilen kibritlerin birçok kadının ölümüne neden olduğunu görüyoruz. Enola Holmes’un bu dünyayı tanımasına ve keşfetmesine tanıklık ettiğimiz film, dönemi yorumlamamıza da imkân sağlıyor.

Korku ve imkânsızlık bariyerlerine karşın işçi kadınların verdiği mücadeleyi, aslında Şair Lemm Sissay’ın kibritçi kızlar için yazdığı “Kıvılcımı yakalayanlar” şiirinde de dediği gibi, işçi kadınların 1888’ler karanlığının meşale taşıyan perilerine dönüşüm yolculuğu olarak nitelendirebiliriz. Kadın işçi tarihi denildiğinde akla ilk gelen örneklerden birine değinen ve bunu yaparken Enola Holmes’un hikâyesiyle farklı pencereden örtüşen film, serinin devamını merak uyandırıcı hale getiriyor. Yönetmenliğini Hary Bradbeer’ın üstelendiği filmin beyaz perdede dördüncü duvarı kırması tekniğiyle gerçekleştirmiş olduğu anlatımı, seyir keyfini da artıran bir unsur oluyor. 2022’ye veda ederken bu film, izlenilecekler listesinde kendini gösteriyor.

Fotoğraflar: imdb.com

Paylaş:

Benzer İçerikler

Gösterilecek içerik bulunamadı!
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!