Türk-İş’de kadın bürosu kurulmasını sağlayan kadın: Maida Springer Kemp

İşçi sınıfının ve kadınların konumunun iyileştirilmesi için sendikalarda örgütlenmek gerektiğine inandı. Ömür boyu ABD’den Afrika’ya Endonezya’dan Türkiye’ye pek çok ülkeyi ziyaret etti. Sendikal örgütlenme ve kadınların bu örgütlerde temsili üzerine çalışmalar yaptı…
Paylaş:
Fitnat Durmuşoğlu
Fitnat Durmuşoğlu
fitnat.d@hotmail.com
Fitnat Durmuşoğlu fitnat.d@hotmail.com

İşçi sınıfının ve kadınların konumunun iyileştirilmesi için sendikalarda örgütlenmek gerektiğine inandı. Ömür boyu ABD’den Afrika’ya Endonezya’dan Türkiye’ye pek çok ülkeyi ziyaret etti. Sendikal örgütlenme ve kadınların bu örgütlerde temsili üzerine çalışmalar yaptı…

Maida Springer Kemp, 12 Mayıs 1910 yılında Panama’da Harold ve Adina Stewart’ın çocuğu olarak dünyaya geldi. Barbados’lu bir göçmen olan babası Harold Stewart, Panama Kanalı projesinde çalıştı. Annesi Adina, kendini İspanyolca konuşan bir Panamalı olarak tanımladı. Aile, Ağustos 1917 yılında New York’a göç etti. Maida burada St. Mark’s Katolik Okulu’na gitti. Anne ve babası kısa süre sonra boşandı. Düşük ücretli işlerde çalışan, politik olarak aktif olan Adina Stewart, Maida’yı Harlem’de büyüttü. Adina Stewart, Universal Negro Improvement Association’ın (UNIA) (Evrensel Siyahî İyileştirme Derneği) aktif üyesiydi. Maida’nın çocukluk anılarından bazıları, annesiyle birlikte Kara Haç Hemşiresi olarak Garvey geçit törenlerinde yürümek ve siyasi meselelerle ilgili tartışmaları izlemek için düzenli olarak UNIA salonuna gitmekti. Annesi çeşitli siyasi toplantılara ev sahipliği yapıyordu.

.

UNIA’nın kurucu üyelerinden Henrietta Vinton Davis bir kadın aktivist olarak Maida için rol modeli oldu. Bu yoğun siyasi bağlantı ağı, Maida’yı genç yaşta siyah insanların hayatlarının nasıl iyileştirileceğine dair çeşitli bakış açılarıyla tanıştırdı. Kapı komşusu Dona Murray ile arkadaş oldu, broşürlerin ve zarfların tam olarak ne için olduğunu bilmeden, rutin olarak broşürleri katlayıp zarflara koydu. Miada, daha sonra Murray’in babasının, lüks Pullman tren vagonlarında müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayan tamamen siyah iş gücünün bir üyesi, hamal olduğunu fark etti. Brotherhood of Sleeping Car Porters’ın (BSCP) (Yatılı Araba Taşıyıcıları Kardeşliği) broşürlerini katlıyordu.

Hem okudu hem çalıştı

11 yaşında konfeksiyon fabrikasında çalışmak zorunda kaldı. Bir telefon şirketinde çalışmak için başvurduğunda, sorumlu kişi, “Hangi beyaz anne çocuğunun yanına oturmanızı ister?” diye yanıtladı. Maida 13 yaşındayken, siyah öğrencilere hizmet etmek için Booker T. Washington tarafından kurulan, öğrencileri el emeği için eğitmeye odaklanan “Kuzey’in Tuskegee’si” olarak bilinen New Jersey’deki Bordentown Okulu‘na gitti. Maida’nın aktivizmle ilgili ilk deneyimlerinden biri, Büyük Buhran sırasında Harlem’de yaygın olan “Çalışamayacağın Yerden Satın Alma” kampanyalarıydı. Bu girişim, siyah toplulukları, siyah işçileri işe almayan işletmeleri boykot etmek için seferber etti ve geniş bir siyah milliyetçi, sosyalist ve komünist koalisyonunu bir araya getirdi. 1926 yılında Bordentown’dan mezun oldu ve okul yılları boyunca yaz mevsiminde siyah kadınlar için sınırlı işlerden biri olan hazır giyim endüstrisinde çalıştı.

1927 yılında Owen Springer ile evlendi. 1929 yılında Eric Springer doğdu. Diş teknisyeni olan Owen Springer’in işi giderek azaldı ve maaşı düştü. Maida artan mali yükler nedeniyle 1932 yılında hazır giyim mağazasında işe girdi. Evliliği uzun sürmedi, kısa bir süre sonunda boşandı. 1933 yılında ömür boyu arkadaş ve akıl hocası olarak kalacak olan, ırk ayrımcılığı ve sınıf çatışmaları ile ilgili yaptığı konuşmalarından etkilendiği A. Philip Randolph ile tanıştı. Mayıs 1933 yılında International Ladies Garment Workers Union’ın (ILGWU) (Uluslararası Bayan Konfeksiyon İşçileri Sendikası) 22. Yerel Terziler Sendikası’na katıldı.

Daha iyi çalışma koşulları için grev

.

Local 22’nin yöneticisi olan Chris Zimmerman Maida’ın örgüt içinde yükselmesine yardımcı oldu.  Maida Springer ve yeni seçilen sendika başkanı David Dubinsky’nin ortak çabaları, Amerikan işgücünü bugünkü haline getirecek bir değişimi başlattı. Franklin D. Roosevelt ve Ulusal Endüstriyel İyileştirme Yasası, sendika sempatizanlarına görüşlerini yaymaları için daha fazla imkan tanıdı. ILGWU, daha iyi koşullar ve ücret talep etmek için 1933 yılında greve gitti. Sabit çalışma haftalarının yanı sıra asgari ücret için de mücadele etti. Sendikanın üye sayısı 1934 yılının sonunda neredeyse 200 bine ulaştı. Grevi “Olayın draması, güzelliği ve önemi ile sarhoş oldum. Bu heyecan verici deneyimin bir sonucu olarak, gururla daha fazla ödevi kabul ettim ve makul olandan daha fazla sınıfa kaydoldum.” diye ifade etti.

Springer, 1934-1942 döneminde Local 22 için yorulmak bilmeden çalıştı. Amerikan Çalışma Federasyonu (AFL),  Wellesley College Sosyal Gelişim Enstitüsü ve Hudson Shore Labor School tarafından verilen kurslara katıldı. Zamanla ILGWU sendika temsilcisi oldu ve 1938 yılında yönetim kurulu üyesi, 1940 yılında eğitim komitesinin başkanı oldu. Fabrika patronlarıyla görüşüp, işi adil hale getirmek için ücretler üzerinde anlaştı. İşçi sorunlarına ek olarak, Local 22, Harlem topluluğundaki sivil haklar faaliyetlerinde aktif rol aldı.

1938 yılında, ILGWU’nın ülke genelinde yaklaşık 22 bin öğrencinin katıldığı 620 eğitim grubu vardı. Film gösterimleri, danslar, partiler, konserler, yürüyüşler, müze gezileri ve daha fazlasını içeren canlı bir kültürel yaşam kurdu. Mücadelelerle 35 saatlik bir çalışma haftası, artan ücretler, işveren tarafından finanse edilen ilk işçi tatil fonu, bir sağlık ve refah planı elde eden sendika güçlendi.

AFL delegesi olarak İngiltere’ye gitti

Springer New York’ta sendika faaliyetlerinde giderek daha aktif hale geldi. 1942 yılından 1945 yılına kadar mültecilerden, kısa süre önce serbest bırakılan mahkûmlardan, kadınlardan ve azınlıklardan oluşan yeni üyeleri eğitmeye odaklanan Plastic Button and Novelty Workers’Union’ın (Plastik Düğme ve Yenilikçi İşçiler Sendikası) Yerel 132, eğitim dairesi müdürlüğü görevini üstlendi. Yeni sendika üyelerine sendikanın ve sendikal mücadelenin önemini anlatan eğitim programları hazırladı. 1942 yılında Amerikan İşçi Partisi adına New York Eyalet Meclisi’ne aday oldu. 1944 yılında, Fiyat İdaresi Ofisi’nin Savaş Bedeli ve Karne Kuruluna atandı.

1945 yılında Springer, ILGWU’nun Local 22 Terziler Sendikası temsilcisi olarak görev yaptı. Onun işi, şikâyetleri denetlemenin yanı sıra uygulamayı da içeriyordu. Aynı yıl, Amerika Birleşik Devletleri Savaş Enformasyon Ofisi tarafından desteklenen ve Büyük Britanya’daki savaş zamanı çalışma koşullarını incelemek için bir AFL delegesi olarak İngiltere’ye gittiğinde, yurtdışında ABD emeğini temsil eden ilk Afrika-Amerikalı kadın oldu. Springer, Londra’daki metro tünellerinin kitleler için hava saldırısı sığınaklarına dönüştürülmesini, İngiltere ve Avrupa’nın yaptığı eylemleri ve fedakârlıkları ilk elden deneyimledi. Springer, Anna Freud ile tanıştı ve sürekli bombalama ve endişeden kaynaklanan şoka uğrayan çocuklarla psikolojik çalışmalar yaptılar.

Oxford’dan eğitim bursu

ILGWU’daki görev süresi boyunca başka örgütlerde de çalıştı. A. Philip Randolph’un Kent Konseyi kampanyasına yardım etti. 1946 yılında Madison Square Garden‘da Adil İstihdam Uygulamaları Komitesi için miting düzenlemek gibi projelerde çalıştı.

1950 yılında Springer, AFL için Tanzanya, Kenya ve Gana’da yeni kurulan işçi sendikalarına danışmanlık yaptı. “Mama Maida” olarak tanındı. 1951 yılında Amerikan İşçi Eğitim Servisi’nin sponsorluğunda, işçilerin eğitim programlarını gözlemlemek için İsveç ve Danimarka’ya gitti. Daha sonra ILGWU’daki çalışmalarına sekiz aylık bir ara vererek Oxford Üniversitesi’ndeki Ruskin Labor College’da (Ruskin İşçi Koleji) Urban League (Kentsel Birlik)  bursu ile eğitim gördü.

.

1955 yılında Gana, Accra’daki ilk International Confederation of Free Trade Unions (ICFTU) (Uluslararası Hür Sendikalar Konfederasyonu) konferansına AFL temsilcisi olarak katıldı. Beş gözlemciden biri ve tek kadındı. 1957 yılında Nairobi’de Dayanışma Evi’nin kuruluşunda kilit rol oynadı. Afrika sendika işçilerini bir araya getirdi ve bir sendikanın iç işleyişini anlama ve uygulama konusunda eğitimlerini sürdürdü.

1959 yılında Springer, Afrika temsilcisi olarak American Federation of Labor and Congress of Industrial Organizations’ın (AFL-CIO) Uluslararası İlişkiler Departmanı’nda çalışmaya başladı. Sonraki birkaç yıl boyunca dönüşümlü olarak Dar es Salaam (Darüsselam) (Tanzanya), Nairobi (Kenya) ve Brooklyn, New York’ta yaşadı. Afrikalıların Harvard Üniversitesi’nde öğrenim görmeleri için bir değişim programı başlattı. Kenya’da kadınlar için fırsatları genişletmeyi misyon edinen bir ticaret okulu kurdu. Tanzanya kızları için lise sonrası burs hazırladı. 1957-1963 yılları arasında Gana, Nijerya, Tanzanya ve Kenya’nın ulusal bağımsızlık törenlerine katıldı.

Afrika kıtasında konferans ve seminerlere katılarak bağımsız iş danışmanı olarak kaldı. Springer, Afrika’daki Renkli Halkın İlerlemesi için Ulusal Birlik (NAACP) Görev Gücü ve Ulusal Zenci Kadınlar Konseyi ile özel görevlerde ve etkinliklerde yer aldı.

Afrika’da sendikal örgütlenme

Miada, Afrika’daki sendikacıların diğer ülkelerdeki işçi hareketlerinin deneyimlerinden yararlanabileceklerine inanıyordu. Randolph ile beraber AFL-CIO Yürütme Konseyinin Afrika için Amerikan Sendikalar Burs Programını onaylamasını sağlamak için çalıştı. Bu program, Afrika’daki sendikacılara ABD’ye gelmeleri ve sendika ilkelerinin çeşitli yönlerini öğrenmeleri için ödeme yaptı. Kenya sendika lideri ve aynı zamanda bağımsızlık lideri Tom Mboya, Maida Springer’in yakın dostu oldu. Ona acil konut ihtiyacını vurguladı ve Detroit’te United Auto Workers tarafından inşa edilen sendika destekli kooperatif konutlarını inceledi. Springer, Alman İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun konut inşa etmesini sağlamak için yapılan bir düzenlemede danışmanlık da yaptı. Ayrıca Kenya’da, Terzilik Kesim Enstitüsü’nün bir araya getirilmesinde etkili oldu. Girişim, Kenya Terziler ve Tekstil İşçileri Sendikası için, çalışanlarının beceri düzeyini ve sendika bilincini artırmaya yardımcı olmak amacıyla yapıldı.

Bağımsız Tanganika’da (Tanzanya) sevilen bir şahsiyetti – bu yüzden sömürge hükümeti onu bir baş belası olarak gördü. Tanganika marangozları, bir teşekkür olarak, kaldığı süre boyunca kullandığı mobilyaları inşa etti. Springer, Nijerya’da, 1964 yılında Motor Sürücüleri Sürüş Okulu’nu kurmak için Nigerian Motor Drivers’ Union (Nijeryalı Motor Sürücüleri Sendikası) ile birlikte çalıştı. AFL-CIO bin dolarlık bir hibe ile yardımcı oldu ve okul, harita okuma, sürüş becerileri ve trafik düzenlemeleri gibi becerileri öğretti. Aynı yıl Springer, Cenevre’deki Uluslararası Çalışma Örgütü  konferansının 48. oturumunda ABD’yi temsil etti. 1965 yılında James Kemp ile evlendi. 1966 yılında ILGWU’da örgütlenme uzmanı olarak çalışmaya devam etti. Nisan 1969 yılında Bayard Rustin, Springer’ı Sivil Haklar Hareketi ile emek arasındaki bağları kolaylaştırmak için oluşturulan bir organizasyon olan A. Philip Randolph Enstitüsü’nün Ortabatı yöneticisi olması için görevlendirdi. Görev süresi boyunca, siyah topluluklar ve sendikalar arasındaki ayrımı ele almaya odaklandı.

Kadınları örgütledi

Enstitüdeki çalışmalarıyla bağlantılı olarak, 1970 yılında batı ve orta Afrika’daki Sahel Kuraklığı baş gösterdiğinde, African American Labor Center (AALC) (Afro-Amerikan İşçi Merkezi) için yardım programlarını koordine etmeye başladı. AFL-CIO’ya bağlı AALC’nin (1973-1976) üyesi oldu ve bu dönemde Afrika’daki Amerikan işçi hareketi için irtibat görevlisi oldu. 1970’li yıllarda AFL-CIO’ya bağlı başka bir kuruluş olan Asian-American Free Labor Institute’nin (AAFLI) (Asya-Amerikan Serbest Çalışma Enstitüsü) danışmanı olarak Türkiye ve Endonezya’daki kadın emeği faaliyetlerinin geliştirilmesine odaklandı. Türkiye’de TÜRK-İŞ  Kadın Bürosu’nun kurulmasına, kadınların işçi hareketine katılmasına yardımcı oldu. Başlangıçta çabaları, kadınların örgütlenme çalışmasına katılmasını isteyen, ancak kadın işçilerin eşit ücret, eşit fırsat ve çocuk bakımı gibi kaygılarıyla pek ilgilenmeyen erkek sendika liderleri tarafından direnişle karşılandı. Ayrıca Endonezya’da daha fazla kadının işçi hareketine katılması için çalıştı. 1975 yılında Meksika ve Nairobi’deki Uluslararası Kadınlar Yılı konferanslarına ve 1977 yılında Sendikalı Kadınların Rolü Üzerine Pan Afrika Konferansı’na katıldı. 1970’lerin sonunda, hayatının geri kalanını yaşayacağı Pittsburgh’a taşındı.

1981 yılında emekli olduktan sonra, Maida Springer Kemp, kadın erkek eşitliğini temin etmek için çeşitli gruplarda yer aldı. Springer ömrünün sonuna kadar uluslararası emek dayanışması için yorulmadan çalışmaya devam etti. 2002 yılında AFL-CIO Dayanışma Merkezi ile birlikte Afrika’da çocuk işçiliği üzerine çalıştı. Çocuk işçiliğini sona erdirme çabalarını finanse etmek için onuruna Maida Fonu kuruldu. Springer, işçi sendikalarının devletin bir kolu haline gelmesine karşı her zaman temkinli davrandı ve birçok yetenekli işçi liderinin yeni hükümetlerde idari roller üstlenmesinden üzüntü duydu.

Springer Kemp, yaşamı boyunca birçok ödül ve onur aldı. National Association for the Advancement of Colored People (NAACP) (Ulusal Renkli İnsanların Gelişimi Derneği), National Organization of Women(NOW) (Ulusal Kadın Örgütü), Coalition of Labor Union Women (CLUW) (İşçi Sendikası Kadınları Koalisyonu), National Council of Negro Women (NCNW)(Ulusal Siyah Kadınlar Konseyi) ve Kent Birliği dâhil olmak üzere çok sayıda kuruluşun üyesiydi. Uzun bir hastalıktan sonra 29 Mart 2005 yılında Pittsburgh’da öldü.

Kaynak

Women’s History Month Profiles: Maida Springer Kemp  https://aflcio.org › 

Springer Kemp, Maida (1910-2005) | Amistad Research Center http://amistadresearchcenter.tulane.edu

Springer Kemp, Maida. Oral History Interview. – Cornell… https://rmc. library. cornell. edu 

Maida Springer Kemp – Wikipedia https://en.wikipedia.org › wiki

About Maida Springer Kemp: Activist, Trade unionist (n/a – 2005) https://peoplepill.com › people

Maida Springer Kemp – Wikibrief  https://de.wikibrief.org 

https://www.jacobinmag.com/2021/07/maida-springer

Paylaş:

Benzer İçerikler

Norveç’te yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. İşçi Partisi bünyesinde işçi kadınların sosyo-ekonomik çıkarlarını korumak için dernek kurdu, gazete çıkardı. Eşit oy hakkı için mücadele etti. Kürtaj, bekâr annelik, cinsel eğitim ve doğum yardımları, üzerinde durduğu konular arasındaydı.
1980 yılının Adana Temmuz’unda işten çıkarken faşist kurşunlara hedef olan Meryem, bilinçli bir kadın işçiydi… Çalıştığı fabrikalara DİSK’i getirmek isterken işten atıldı. İKD çevresindendi ve işyerinde pek çok kadının dertlerine çare olmuştu. 26 yıllık kısa yaşamında anlatılmayı bekleyen pek çok deneyim biriktirmişti. Ama çok azına ulaşabiliyoruz ne yazık ki…
15-16 Haziran Direnişi’nin 52’nci yılında, tanıklıklardan iz sürüp kadın işçilerin yanında alıyoruz soluğu. Bazıları en önde polisle çatışıyor, bazıları tankların üzerinde ölüme meydan okuyor. Bazıları ise işyeri temsilcisi, binlerce işçiyi yönlendiriyor. Mücadelelerine saygıyla…
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!