İlk olarak pres bölümünde çalışan Münire’ye uzatıyoruz mikrofonu: “Evliyim, üç çocuğum var. Yıllardır Petrol-İş’te örgütlüyüm. Bu iş yeri zaten 10 yıldır sendikalı olmamızı sindiremedi. Eften püften bir bahane ile arkadaşımızın işine son verdiler. ‘Buna karşı direnmezsek, yarın öbür gün bize de aynısı olur’ diyerek hepimiz karşı çıktık.”
İçeride çalışan arkadaşlarından bazılarının kendilerine de destek vermemesinden yakınan Münire, “destek verselerdi bir gün sonrasında işimizin başında olacaktık” diyor. Eşinin kendisine ve arkadaşlarına destek vermek için her gün direniş yerine geldiğini vurguladıktan sonra hasta olan küçük çocuğunu kayınvalidesine bırakmak zorunda kaldığını anlatıyor. Pek çok kurumun destek verdiğini görmek umutlarını artırmış. Kendilerine yönelik bu haksızlığın bitmesini istediklerini de sözlerine ekliyor. Bayramdan hemen önce ücretlerine zam yapılmış bunun sendika sayesinde olduğunu belirterek şöyle devam ediyor. “Daha normal bir maaş alamadan işimize son verildi. İçerideki arkadaşların çoluğu çocuğu var da bizim çocuğumuz yok mu? Biliyor musunuz içerideki arkadaşları arıyorum telefonlarıma çıkmıyorlar, çok kırgınım çok da kızgınım.”
“Arkadaşların çayını demleyeyim”
Bu süreçte eşinin desteği ise ona çok iyi gelmiş. “Dün gece gece iki gibiydi eşime ‘bir eve uğrayıp gelelim’ dedim, eşim ‘arkadaşlara biraz tahta keseyim, çaylarını demleyeyim öyle çıkalım’ dedi.” diye övünçle anlatıyor.
Pres ve üretim bölümünde çalışan Senem, çalışma koşullarının ağırlığına dikkat çektikten sonra şöyle devam ediyor: “Bakın vücuduma kollarıma, hep yanıklarla dolu. Tüm bedenimle, canımla, dişimle, tırnağımla, alnımın teriyle çalışıyorum ben. Aldığım her kuruşu hak ediyorum. Arkadaşımızı işine iade etselerdi, bizim canla başla çalışmamızın hatırına, ne olurdu yani? Bu kadar insan sadece ekmeğimizin derdindeyiz.” Eşinin ve yakınlarının direnişle dayanışma halinde olduğuna vurgu yapan Senem de içeride çalışmaya devam eden ve onları yalnız bırakan arkadaşlarına sitem ediyor.
Kıymet ise dayanışmanın öneminin altını çizdikten sonra, “Yapılan bu haksızlığa sessiz kalsaydık daha büyük haksızlıkların önünü açmış olurduk. Normalde bu hafta gece vardiyasında olacaktım, eğer arkadaşlar bize destek verseydi şu an vardiyadan çıkmış evimde uyuyor olacaktım” diyor.