Türkiye’nin her bölgesinde, her işkolunda kadın işçilerin sorunları benzer ancak tekstil sektöründe bunlar katmerleniyor. Hele ki Güneydoğu, ucuz ve örgütsüz kadın emeği diyarı adeta! Bu bölgede tekstilde kadın işçilerin durumunu ve sendikalaşmaya bakışını ortaya koyan yeni bir raporla, “Kadın işçilerin emeği görünür, duyulmayan sesi duyulur oldu!” Rapor, kadının fabrikada 18 saat çalışsa bile, evdeki ücretsiz, görünmeyen emeğiyle düşük ücret, uzun mesai ve güvencesizlik kıskacında tükenişini gösteriyor. Kadın işçiler iş-özel hayat ve yorgunluk döngüsünde tükenirken ne patrona ne eşlerine ne çocuklarına yaranabiliyor.
“I. Dünya Savaşı sürecinde yoksul, dar gelirli ve çoğunlukla da yalnız kadınların protesto yapma biçimlerinin renkliliğini, hayatta kalma ve hak arama mücadelelerini, direnişlerini, itaatsizliklerini, gündelik yaşamdaki karşı çıkışlarıyla siyaseti etkileme ve biçimlendirme güçlerini anlamak için bu kitabı okumalı ve tartışmalıyız.”
Taylan Acar ve Şemsa Özar’ın hazırladığı Beden, Emek, Aile- Türkiye’de Kadınlık Halleri- isimli kitap geçtiğimiz günlerde Metis Yayınları’ndan yayımlandı. Kitap “9 Mart 2018’de Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlenen “Birinci Ferhunde Özbay Anma: Türkiye’de Aile, Evlilik ve Kadın İstihdamı” başlıklı Konferans’ta sunulan makalelerden oluşuyor. Arkadaşımız Zuhal Esra Bilir kitap vesilesi ile Şemsa ve Taylan Hocalarla konuştu.
Ekim 2020 hane halkı işgücü anketlerinin kadın işgücü verilerini “TÜİK verileri kadın işgücü hakkında ne söylemiyor?“ başlıklı yazıda yorumlamıştık. Peki Kasım 2020 Anketleri kadın işgücüne dair ne anlatıyor ona bakalım.
Pandemide kadın işgücüne katılım ve kadın istihdamı oranı çok düştü. Ama TUİK istatistiklerine baktığımızda yıllardır iş aramasına rağmen iş aramayı bir aydır bırakan kadın da işsiz değildir, iş ararken aile işletmesine yardım için çalışan genç kadın da. Şu dönemde ücretsiz izne gönderilen veya kısa çalışma ödeneği alanlar ise istihdamda görünüyorlar.