Belediyelere yönelik operasyonların ardından sistemle uzun zamandır derdi olan herkes sokaklara döküldü. Saraçhane’ye gidenler arasında feministler de vardı. “Feministler olarak bir kişi, bir partiden öte seçme hakkımız gasp edildiği için sokaklardayız” diyen feministler, cinsiyetçiliğe, ırkçılığa, homofobiye, transfobiye, göçmen düşmanlığına, türcülüğe, nefret söylemlerine geçit verilmeyen bir mücadeleyi nasıl oluşturabileceğimize kafa yormamız gerektiğini, belirtiyorlar.
Mart 2023’te, çalıştığı hastanede doktorun cinsel saldırısına maruz kalan hemşire arkadaşımızın şikayeti sonucu açılan dava 25 Ocak’ta karara bağlandı. Erkekleri aklamaya adanmış yargı tüm delilleri görmezden geldi, faile beraat verdi. Karara tepki gösteren kadınlar yargı mekanizmalarının “Kadının beyanı esastır” ilkesini tanımasını istedi.
Yedikule Hastanesi’nde bir hemşire, asistan hekim tarafından cinsel saldırıya maruz bırakıldı. Saldırıyı protesto eden hastane çalışanları, bu kamu kurumunda son iki yılda çok sayıda cinsel şiddet vakasının yaşandığını ancak bu vakaların üstünün örtüldüğünü, faillerin ise hastane yönetimi tarafından korunup kollandığını söylüyor.
Sendika baştemsilcisi, fabrikadaki işçi kadına baskı uyguluyor, tehditler savuruyor! Kadın, kendisine cinsel saldırıda bulunan bir erkeğe karşı mücadele verdiği için… Olayı kapatıp, “tamam efendim” demeyip, saldırıyı ifşa ederek dava açtığı, başını öne eğmediği için… Kendisine yaşatılanlar karşısında yılmayan metal işçisi Pınar, kavgasını anlattı.
Fatma Demirel KHK ile ihraç edilen sağlık emekçisi bir kadın, devrimci olduğu söylenen bir erkek tarafından canından bezdirildi. Yapayalnızdı. Garibe Gezer cezaevinde cinsel saldırıya şiddete uğradı. Tüm şikayetleri sonuçsuz kaldı. KESK Kadın Meclisi bir açıklama yaparak, sorumlular cezalandırılıncaya kadar mücadele edeceklerini söyledi. Esasında bu mücadele hepimizin…