Küreselleşmenin hizmetçileri: Göç ve ev içi emek

Filipinli kadınlar, neden dünyanın dört bir yanında göçmen ev işçisi olarak çalışıyor? Küresel emek pazarına nasıl girdiler, neler yaşadılar, yaşıyorlar? 21’inci yüzyılın gerçeği haline gelen uluslararası emek göçüne dair farklı hikâyelerin paylaşıldığı bu kitap, bu alanda bir dönüm noktası niteliğinde.
Paylaş:

“Küresel bağlamda kadınların bakım işlerini ücretli veya ücretsiz olarak başka kadınlara devretme olgusuna atıfta bulunan ‘yeniden üretimin uluslararası iş bölümü’ kavramı büyük ilgi uyandırmış gibi görünüyor” (Parreñas, 2015: x)

İtalya ve Amerika’daki Filipinli ev işçilerinin deneyimleri üzerine yapılan bu karşılaştırmalı çalışma,* küresel emek pazarında Filipinli kadınların daha iyi bir yaşam için hayaller ve özlemlerle nasıl uluslararası işgücüne girdiklerini araştırıyor. Parreñas çalışmasında, bu kadınların birçoğunun deneyimlediği çelişkili sınıf hareketliliğinin olduğunu keşfediyor; ekonomik durumları iyileşirken, ev sahipliği yapan ülkelerde sosyal statüleri düşüyor. İlk baskıda, Filipinli ev işçileri vakası, annelerin bakıcı olarak geleneksel rolleri gibi aile yapısı üzerindeki etkileri de dâhil olmak üzere, küreselleşmenin ırksal ve toplumsal cinsiyete dayalı bileşenlerine ilişkin ilk akademik açıklamalardan birine zemin hazırlamış.

Yazar bu yeni baskı için, Roma ve Los Angeles’taki 71 Filipinli ücretli ev işçisinin hikâyesine 25 derinlemesine görüşme daha ekliyor. Bu baskı ayrıca, ilk katılımcılardan üçüyle yapılan izlem görüşmeleri, iki odak grup görüşmesi, 100 kişiyle yapılan bir anket ile Danimarka ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde yaşayan Filipinli ev işçileriyle yapılan yeni bir dizi görüşme gibi veri toplamak için ek etnografik stratejilerin kullanımını da içeriyor. Verilerin bu önemli güncellemesi, yazarın karşılaştırmalı çalışmasını kesitsel olarak genişletmesine olanak tanıyor. İkinci baskı için daha da önemlisi, yeni bir tarihsel ve eleştirel bakış açısına izin veren boylamsal bir boyutun dâhil edilmesi. Tüm bu yeniliklerin ışığında, bu ikinci baskı, gözden geçirilmiş bir baskıdan ziyade neredeyse yeni bir kitap olarak düşünülmeli.

Filipin diasporası bir dereceye kadar değişti; ancak kitabın ilk baskısındaki fikirlerin çoğu geçerliliğini koruyor gibi görünüyor. Parreñas’ın açıkça yinelediği gibi, uluslararası ev işçiliği daha büyük ekonomik ve ırksal eşitsizliklere paralel olmaya devam ediyor. Bugün hâlâ yeniden üretimin uluslararası ölçekte devam eden eşitsizlik ve iş bölümüyle ilgili ev işçilerinin özgürlüğü ve failliğini sınırlayan yasal çelişkiler hâkim. Pek çok Filipinli ev işçisi, “kısmı vatandaş” olarak konumlandırılması ve kasıtlı olarak alıcı kültüre tamamen girmelerinin de engellenmesiyle belirsizliğe sürükleniyor.

Yaşlanma ve ‘zoraki göçmenler’

Yazar ikinci baskıda, göç çalışmaları literatüründe eksik olan bir unsuru yani yaşlanmayı ekleyerek göçmen ev işçilerine yönelik tartışmaları zenginleştiriyor. İşgücü yaşlandığında ne olur? Onlara sağlanan hizmet ve haklar nelerdir?

Yazar, yaşlanma konusunu iki farklı düzeyde ele alıyor: Birincisi, emekliliğin ekonomik güvencesizliğini ve çoğu göçmen ev işçisinin yaşlarına uygun sosyal ve sağlık hizmetleri alma konusunda karşılaştıkları kısıtlamaları göz önünde bulunduruyor. İkincisi, yaşlanan göçmen kadın nüfusun genellikle yerli çocuklara ve yaşlılara baktığı, ancak “diğer” yaşlanan nüfusun ihtiyaçlarının göz ardı edildiği İtalya ve Amerika gibi Birinci Dünya ülkelerinde, yeniden üretimin uluslararası biçimleriyle kalıcı sınıf farklılıklarının nasıl vurgulandığını inceliyor.

Kitabın başka bir katkısı da aile birleşimi ve nesiller arası ilişkilerin ele alınması. Ulusötesi aileler (üyeleri en az iki ülkede bulunan aile) hâlâ bir norm olsa da, birçok Filipinli ev işçisi çocuklarını yanlarında getirebilmiş. Bu durum özellikle İtalya için geçerli; çünkü İtalya daimi ikamet ve aile birleşimi için daha fazla fırsat sunuyor. Parreñas ayrıca genç göçmen nüfustaki artışı ve “zoraki göçmenler” olarak karşılaştıkları da zorlukları araştırıyor. Yurtdışındaki ebeveynlerine katılmak, birçok genç Filipinli için tartışmalı bir süreç olmuş; çünkü ekonomik kazanç ve aileyle birlikte olmak, yaşadıkları sosyal izolasyon, kültürel şok ve temsil sorununu ortadan kaldırmaya yetmemiş.

Yeniden üretimde erkekler

Başlıktan da anlaşılacağı üzere ikinci baskı için belki de en önemli değişiklik, Filipin diasporasıyla ilgili analizin erkekleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi. Parreñas 2001 baskısında yalnızca Filipinli kadınlara odaklanırken, 2015 baskısında özellikle İtalya’daki göçmen emeğine dayanan yeniden üretimin erkekleştiğini keşfediyor.

Erkekler, kadınlarla aynı görevleri yerine getirmek üzere ücretli ev içi emek piyasasına girdikçe, erkeklikleri iki ana nedenden ötürü yeniden müzakere ediliyor: Birincisi, kadınlardan daha fazla iş güvensizliği yaşıyor ve bu şekilde evin geçimini sağlayan ana kişi statüsünü kaybediyorlar. İkincisi, geleneksel olarak “kadın işi” olarak atfedilmiş işlerde çalışıyorlar.

Ulusötesi göç, küresel emek pazarını besleyen ana araçlardan biri ve anlık bir olgu değil. Parreñas’a göre, insan akışı farklı zamanlarda azalıp çoğalsa bile insan emeğinin dolaşımı hızla artıyor ve bu, doğası gereği küresel. 21’inci yüzyılın gerçeği haline gelen uluslararası emek göçüne dair farklı hikâyelerin paylaşıldığı bu kitap, uluslararası emek göçü alanında bir dönüm noktası niteliğinde.

Ayrıca Parreñas’ın dediği gibi, Filipinli ev işçilerinin dışa dönük göçü tarihsel bir hata değil, aksine devletin göçmen işgücü ihracatını teşvik etmesi sonucu ortaya çıkmış. Dahası patriyarka, göç veren ülke olarak Filipinler’de kadınlar için gizli bir göç nedeni. Ona göre, Filipinli göçmen ev işçileri, geç kapitalizmin küresel hizmetçileri. Bu küresel hizmetçiler Roma, Milano, Madrid, Paris, Londra, Toronto, New York, Los Angeles, Taipei, Singapur, Hong Kong, Dubai, Riyad, Beyrut, Amman ve Doha gibi şehirlerin de bulunduğu 165’ten fazla yerde çalışıyor.

*Parrenas, Rhacel Salazar (2015), Servants of Globalization/Migration and Domestic Work (Second Edition).

Manşet görselinde kullanılan fotoğraf: AFP

Paylaş:

Benzer İçerikler

Gösterilecek içerik bulunamadı!
İçeriklerimizi kaçırmamak için e-posta bültenimize ücretsiz abone olun!